Geyve halkının 'Sakara' dediği nehir Osmaneli'den (Lefke) Pamukova'ya (Akhisar) gelin gibi süzülerek girer. Ana Tanrıça (Kibele) gibi Geyve ovasına bereketini verir. Alifuatpaşa beldesinden Geyve Boğazı'na dağları ikiye ayırarak girer. Tarih boyunca işgalcilere izin vermediği için kahramanlıklarının yazıldığı bir nehir olmuştur.
M.Ö. 90-80 yıllarında Pontus Kralı Mithridat'ın ordusunun geçmesine izin vermemiştir. 1920 yılında Anadolu'yu işgal etmeye çalışan İngilizleri, milli mücadeleyi sonlandırmak isteyen asi kuvvetlerini, Geyve'deki milli kuvvetleri yok etmek isteyen Kuvayi İnzibatiye ve Anzavur kuvvetlerini, bölgeyi işgal eden Yunan ordusunun geçmesine izin vermediği için destanların, şiirlerin kahramanıdır Sakarya.
İşgalciye dur diyen Sakarya gazilere uysal bir aslan edasıyla sakin durarak geçit olmuştur. Şeyh Edebali'nin Sakarya için Osman Gazi'ye söylediği gibi. 'Gazilere her yer geçittir." 1921 Haziranı'nda Adapazarı ve İzmit'i işgal eden Yunanlıları kovmak için saldırıya geçen milli kuvvetlere sallarla geçit veren uysal Sakarya'dır. Adı tarih boyunca değişmeyen Sakarya'nın hikayesini yazmakta benim için bir görev olmuştur.
Sakarya adı; MÖ tarihlerde Sakarya'nın çıktığı yer olarak kabul edilen 'Sangia" köyü isminden geldiği kabul edilmektedir. M.Ö. 50 yılında bölgeye gelen ve buradan Roma'ya giden Amasyalı Strabon eserinde Sakarya ile ilgili şu bilgiyi vermektedir. 'Sangarius, Pessinos kentine 150 stadia kadar uzaklıkta Sangia köyünden çıktığı için denir." Pessinos; Ballıhisar, Kybele tapınağı ile ünlü bir Phrys (Frigya) kentidir. Sakarya'nın eski adı 'Sangarius"tur. Bu adı Sakarya'nın çıktığı yer olan 'Sangia" adlı yerleşim yerinden almıştır. Burası Eskişehir Çifteler İlçesinin 3 km güney doğusundadır.
Mitolojiye göre, Friklerin Ana Tanrıçası Kibele'nin kocası Atis'i Sakarya Nehri'nin kızı Nana doğurmuştur. Nana Sakarya'nın en güzel perilerinden biridir. İlk bahar gelince Nana çiçekli bir badem ağacına aşık olmuş, beyaz bir badem içini bağrına basarak gebe kalmıştır. Sonunda Atis'i (Temmuz) doğurmuştur. Temmuz ayı, adını buradan almıştır. Kibele hayat ve bereketin tanrıçasıdır. Tabiatın tanrıçası, anasıdır. İlkbaharda kız, yazın çeşitli ürünler doğuran anadır. Kibele'ye Ay Tanrıçası gözüyle de bakılır. Ay hilal iken kız, dolunay şeklinde iken gebe kadını temsil eder.
Sakarya adının nereden geldiğine dair başka bir hikaye şöyledir. Chrles Texier Küçük Asya Coğrafyası ve Tarihi adlı eserinde bunu şöyle anlatmaktadır. Sayfa 279-281 'Yunanlılar Sagaris, yada Sangaris adını verirlerdi. (Ptol V kitap, bölüm 2, Arrien de Eyp Alex 1. kitap) Hesyhuis buna Sagarius adını verir. Coğrafyacılardan Platurque bu suya başlangıcta Xerabate adı verildiğini, çünkü yaz mevsiminin pek sıcak zamanlarında kuruduğunu söyler ve buna şu hikayeyi ekler. Myndon'un oğlu Sagaris, Kibele'nin sırlarını çoğunlukla alaya alarak bu tanrıçanın papazlarına aşağılayıcı gözlerle bakardı. Tanrıçanın gazabı ile kendini Xerabate Nehrine atmış ve bundan sonra nehir Sagaris adını almıştır.
Arif ÖZTÜRK
(Not: Bu yazı ilk kez 26 Şubat 2012'de Geyve.com'da yayınlanmıştır.)
FACEBOOK YORUMLAR